Devrilen direkler… Ortalığa saçılan kablolar… Çöpe giden millî servet. Üst üste yaşanan arızalar… Pülümür Türk Telekom, temel altyapı sorunlarıyla karşı karşıya. İlçe ve köylerde gözlenen sorunlara köklü çözüm üretilmesi, bir zorunluluk.
Özelleştirilen Türk Telekomun posasını çıkaran Lübnanlı Hariri ailesinin OGER’i, cepleri doldurduktan sonra Türkiye’yi terk etti. Türk Telekom, şimdi Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kurumu. Türk Telekom, özelleştirildikten sonra altyapısına yatırım yapılmadı, çalışanları birer birer kovuldu.
Pülümür Türk Telekom, personeli bile olmayan bir kuruma dönüştü. İlçe ve köylerdeki tüm bakım ve onarımdan, geçici görevlendirilen bir personel sorumlu. Bir çalışan, ilçe ve köylerdeki tüm bakım ve onarım sorunlarına çözüm üretebilir mi? Üst üste bildirilen arızaların hangi birine yetişsin? Bazı arızalar, bir kişinin başa çıkabileceği türden değil. Teknik destek ve elemana ihtiyaç var, ama yok!
Türk Telekomun ilçedeki direklerinin birçoğu yan yatmış, servet değerindeki kablolar ortalığa saçılmış, kimin umurunda! Millî serveti korumak, kaynak savurganlığına karşı önlem almak, zorunluluk. Ne var ki sistemin böyle bir sorunu yok, günü kurtarmak dışında bir çözümü yok. Pülümür ve diğer ilçelerde OGER’in çökerttiği Türk Telekomun altyapısının yenilenmesi gerekiyor. Bunun için kaynağa ihtiyaç var. Öyle bir kişinin başa çıkabileceği bir sorundan değil, çöken bir sistemin yenilenmesinden söz ediyoruz.